18 Ocak 2017 Çarşamba

HZ YAHYA

Hz Zekeriya kendisinden sonra İsrailoğullarını hidayete ulaştırmak için Allah’tan bir evlat istemişti. Kendisinin yaşı 99 veya 129 hanımı ise 98 idi. Bir rivayete göre duası 40 sene sonra kabul edildi. Allah da ona Yahya isminde bir çocuk vermiştir. Bu isimde hiçbir kimseye Allah bir çocuk vermemiştir.

Hz Zekeriya mabedde du­rup namaz kılmakta ve Allah'a dua etmekteyken melekler ona seslenerek şöyle dediler: Allah sana, adı Yahya olan bir oğul vereceğini müjdeliyor. Onu, Mer­yem oğlu İsa'yı tasdik eden birisi olarak niteliyor. Ayet-i Kerimede İsa'ya Al­lah'ın kelimesi adı veriliyor. Çünkü O, ana-babadan doğma gibi tabiat kanu­nuna bağlı olarak değil de, Allah'ın "Ol" kelimesi ile dünyaya gelmiştir.
Yahya diri demektir. Yahya hayat sahibi demektir. Diri, dirilik, canlılık demektir. Tabiri caizse, iki kurudan, iki ölüden dünyaya gelecek bir diriydi Yahya. Tıpkı daha önce atamız İbrahim (a.s)’a ve hanımı, annemiz Sara’ya çok ihtiyar hallerinde İshak (a.s)’ı lütfedip olmazı oldurduğu gibi. Yahya (a.s) nın doğumu, çocukluğu, büyümesi konusunu hiç anlatmıyor Rabbimiz.

Hz. Yahya da İsrâiloğulları'na gönderilen son peygamberlerdendir. Hz. İsâ'dan altı ay büyüktür. Bu bilgi esas alındığında, Hz. İsa'nın gerçek doğum tarihinin milâdî takvimin başlangıcından dört veya beş yıl önce olduğu da göz önünde bulunduru­larak Hz. Yahya'nın milâttan önce 5. yılda dünyaya geldiği kabul edilir. Bazı eserlerde ise Hz. İsâ'dan üç yaş büyük olduğu kaydedilmiştir.
Luka İncili'ne göre de, Hz. Zekeriyyâ'ya melek tarafından oğlunun olacağı müjdesi verilirken onun adını Yahya koyacağı bildirilmiştir. Yine Luka İn­cili'ndeki bilgiye göre komşuları ve akrabası doğumunun sekizinci günü çocuğu sünnet etmek için gelirler ve ona babası gibi Zekeriyyâ adını vermek isterler fakat annesi adının Yahya olacağını söyler. Yakınları ve komşuları "Akrabandan bu isimde kimse yoktur" diye itiraz ederler ve babasına işaretle sorarlar, O da hâlâ ko­nuşamadığı için bir levha ister ve "Adı Yahya'dır" diye yazar, hepsi şaşar kalırlar. Ağzı açılıp dili çözülür ve Allah'a hamdeder Yahya adı hakkın­daki bu bilgi ile Kur'ân-ı Kerîm'in "Ey Zekeriyyâ! Biz sana Yahya adında bir oğul müjdeliyoruz. Bu adı daha önce kimseye vermedik" mealindeki âyetinde yer alan bilgi örtüşmektedir. Ancak Hz. Zekeriyyâ'nın konuşmama süre­si Kur'ân-ı Kerîm'de üç gün üç gece şeklinde bildirilirken, İncil'deki bilgi bu ha­lin eşinin hamileliği süresince ve doğumdan sekiz gün sonrasına kadar devam et­tiği yönündedir.

Yüce Allah ona daha 30 yaşlarında iken peygamberlik vermiş; onu efendi, nefsine hâkim, şehvet ve kötülüklerden uzak kılmıştı

Kur'ân-ı Kerîm'de Hz. Yahya ile ilgili olarak başka bilgi verilmez. Hıristiyan din bilginleri; Hz. Yahyâ’yı “Yuhanna” diye adlandırmışlar ve ona “Vaftizci” lakabı takmışlardı. Hz. Yahyâ’nın insanları vaftiz ettiğine dâir özellikle Matta İncilinin çeşitli yerlerinde konu geçmektedir. Hz. Yahyâ, hıristiyanlarca yapılan vaftiz işini üstlenmişti. Bu, günahlardan tevbe etmek için suyla yıkanılıp takdis edilme işidir. İncillerin anlattığına göre Yahyâ (a.s.), Ürdün çevresinde peygamberliğini açıklayıp insanları tevbe etmeye çağırdı. Bunun üzerine Kudüs halkı ile Ürdün’e yakın kasaba halkı, Hz. Yahyâ’nın yanına geldi. Yahyâ (a.s.) onları, nehirde vaftiz edip onlara göklerin krallığının yaklaşmakta olduğunu haber verdi. Hz. Yahyâ, İsa (a.s.)’yı Ürdün nehrinde vaftiz edip takdis etti. O sırada Hz. İsa’nın 33 yaşında olduğu belirtilir.
Tarihçiler, Yahyâ (a.s.)’nın öldürülmesi ile ilgili birçok sebep naklederler. Bunların en meşhur olanını, İbn Kesir rivâyet etmiştir. İncillerden alındığı anlaşılan bu rivâyeti, en-Neccâr, Kasasu’l-Enbiyâ adlı kitabında şu şekilde aktarmaktadır: “Filistin hükümdarı/vâlisi Herodes, belâlı ve fâsık bir kimse idi. Bunun, erkek kardeşinin Herodya adında çok güzel bir kızı vardı. Kızın amcası, onunla evlenmek istiyordu. Kız ile annesi de, bu evliliğe râzı idiler. Fakat Hz. Yahyâ, bu evlilik işini öğrenince, böyle bir şeyin olamayacağını belirtmişti. Çünkü bu evlilik işi, (müslümanlara göre haram olduğu gibi) ehl-i kitabın şeriatına göre de haramdı. Bu nedenle de kızın annesi, Hz. Yahyâ’ya karşı kalbinde kin besleyerek onu öldürtmek için bir hile tasarlıyordu. Bu sebeple de kızı Herodya’yı çok güzel bir şekilde süsledi ve en güzel elbiseler giydirdi ve Herodes’in huzuruna yolladı. Kız, Herodes’in aklını başından çelinceye kadar dans etti. Herodes, kıza: ‘Dile benden ne dilersen?’ dedi. Herodya, annesinin kendisine öğrettiği gibi: ‘Şu tabakta Yahyâ’nın başını istiyorum’ dedi. Herodes, kızın bu isteğini kabul edip Yahyâ’nın başının kendisine getirilmesini emretti. Bunun üzerine Yahyâ (a.s.)’yı, namazda iken, bir koyun boğazlar gibi boğazlayıp öldürdüler. Daha sonra, kesik başını, kanlar içinde tabağa koyarak Herodes’e getirdiler. Bunun üzerine Herodya’nın, o anda helâk olduğu söylenir.”
Yahyâ (a.s.)’nın mübârek başı, Şam’daki Ümeyye Câmii’nde gömülüdür. Yahyâ (a.s.), şehid edildiği zaman otuz küsur yaşındaydı.

Konuyla ilgili ayetler
            Ali İmran 39
            39. 0 mâbedde durmuş namaz kılarken melekler ona şöyle seslendiler: "Allah'tan bir kelimeyi tasdik edici, efendi, iffetli ve sâlihlerden bir peygamber olarak Yahya'yı Allah sana müjdeliyor."
                       


            Enam84
            84. Biz ona İshak ve Ya'kub'u da armağan ettik; hepsini de doğru yola ilettik. Daha önce de Nuh'u ve onun soyundan Davud'u, Süleyman'ı, Eyyûb'u, Yûsuf u, Musa'yı ve Harun'u doğru yola iletmiştik. Biz, iyi davranan­ları böyle mükâfatlandırırız.




            Meryem 7, 12-15
            7. Allah buyurdu ki: "Ey Zekeriyyâ! Biz sana Yahya adında bir oğul müjdeliyoruz. Bu adı daha önce kimseye vermedik,
            12. "Ey Yahya! Kitaba var gücünle sarıl!" dedik ve ona henüz çocukken hikmeti verdik.
            13. Katımızdan ona şefkat ve ruh temizliği de (verdik). O, kö­tülükten çok sakınan biriydi.
            14. Ana babasına çok iyi davranırdı; başına buyruk bir zor bu değildi
            15. Doğduğu gün, öleceği gün ve yeniden hayata döndürüleceği nün ona selâm olsun
           

            Enbiya 90

            90. Biz onun da duasını kabul ettik ve ona Yah­ya'yı verdik; eşini de bunun için elverişli kıldık. Onlar, hayır işlerinde koşu­şurlar, umarak ve korkarak bize yalvarırlardı; onlar, bize karşı derin saygı içindeydiler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder