18 Ocak 2017 Çarşamba

HZ YUNUS

Zün-Nun balık sahibi demektir. Nun: Balıktır. Yunus ile Zu'n-Nûn aynı kişilerdir Künyesi Yunus bin Matta’dır. Hz. Yunus, rivayete göre 28 yaşında peygamber olmuştur. İranlı'dır.

Allah’ın elçisi Hz. Yunus rivâyetlere göre Musul İlinin içinde bir ka­saba olan Ninova’ya peygamber olarak gönderilir ve toplumunu Allah’tan aldığı görevle 9 veya 33 yıl boyunca uyarır. Ninova kasaba­sında 100.000'in üstünde nüfusu bulunan bir kavim yaşamaktaydı. Bu ka­sabanın kralı Hazkıya idi. Bunla­rın hemen hepsi azılı putperest idi.  Toplum onu dinlemez. İbn Mes'ud'a göre, Hz. Yunus, kavmini üç güne kadar azabın geleceği ile tehdit eder,  Allah’tan kendisine hicret emri gelmeden toplumunu terk eder. Yunus (a.s)ın toplumu peygamberleri Yunus (a.s) aralarından ayrılıp gidince onun vaadettiği azabın kendilerine doğru yaklaşmakta olduğunu görürler ve hemen hatalarını anlayıp tevbe edip Rab’lerine kulluğa dönerler. Allah da onları affetti ve üzerlerine gelmekte olan azabı kaldırdı.
Kur’an’ın ifadesine göre koşarak gitmişti. Kölenin efendisinden kaçtığı gibi toplumundan kaçtı ve bir gemiye bindi. Gemi şid­detli bir fırtınaya tutuldu. Gemidekiler: Bu sizden birinizin günahı sebebiy­ledir, dedi. Yunus bu günahı işleyenin kendisi olduğunu bilerek: Bu benim günahım sebebiyledir, haydi beni denize atınız, dedi. Onlar ise kura çekme­den böyle bir teklifi kabul etmediler. "Kura çekmişti de kaybedenlerden ol­muştu."

Bunun üzerine onlara: Ben bu işin benim günahım sebebiyle olduğunu size söylemiştim, dedi. Ancak onlar yine onu ikinci defa kura çekmeden at­mayı kabul etmediler. İkinci kurada da o yenilenlerden oldu. Fakat üçüncü bir defa daha kura çekmeden onu denize atmayı kabul etmediler. Üçüncü ku­rada da yenilenlerden oldu. Bunu görünce kendisini denize attı. Bu iş gece karanlığında olmuştu, onu balık yutmuştu.

Derken kendini kınar olduğu halde, yaptıklarından pişmanlık duyar olduğu halde, onu bir balık yutar. Balığın karnında, karanlıklar içinde Rabbine yalvarıp yakarır. Hatasını anlayıp Allah’a istiğfarda bulunur. Rabbimiz buyurur ki, “eğer Allah’ı çokça zikredenlerden, tesbih edenlerden, gündeme alıp yüceltenlerden olmasaydı, o balığın karnında kıyamet gününe kadar kalmış gitmişti, unutulup gitmişti.”

            Hatasını anlayıp Rabbine: “Ya Rabbi beni affet, seni tesbih ve tenzih ederim. Ya Rabbi ben zalimlerden oldum. Ben sana, toplumuma ve kendi kendime zulmedenlerden oldum. Ben görev yerimi terk ettim. Ben kendimi senin görmek istemediğin bir konuma indirdim. Ben yapmamam gerekeni yaptım. Ama ya Rabbi, senden ve rahmetinden de ümidimi kesmiyorum. Sen yücesin, Sen noksan sıfatlardan münezzehsin, affına sığınıyorum ya Rabbi,” diye dua etti, tesbih etti.

Allah O'nu balığın karnında üç gün veya yedi gün yahut daha çok veyahut daha az bir müddetle balığın onu çiğneyip hazmetmesinden korudu Sonunda o hasta bir durumdayken biz onu çıplak bir yere, bir sahile atıverdik, çıkarıverdik. Üzerine sık ve geniş yapraklı, büyük yapraklı kabağa benzer bir ağaç bitirdik. Böylece onu hem gölgelendirdik, hem içecek ve yiyecek sunduk. Bu hadise bazı rivayetlere göre Dicle Nehri'nde yani Basra Körfezi'ne yakın bir yerde olmuştur

Onu nüfusu yüz bin olan veya sayısı daha da artan bir topluluğa elçi olarak gönderdik. Sonunda onlar ona iman ettiler ve Biz de onları bir süreye kadar yaşattık, yararlandırdık. Rabbimizin bu “gönderdik” buyurduğu yer, Yunus’un (a.s) önceki görev mahallidir. Rabbimiz onu affetti ve tarihte helâkten dönen, tevbeleri kabul edilen tek kavim olan o kavme, yine onu peygamber olarak gönderdi. Hz. Yûnus (a.s)'un, başka bir kavme peygamber olarak gönderildiğini söyleyenler de olmuştur.
Hz. Yunus, bilahara Ninova şehrini terkederek uzlete çekildiği bir yerde vefat etmiştir. Daha sonra da Ninova şehrini düşmanları kuşatarak harab etmişlerdir. Oraya hâkim olan Asuriye devleti de tarih sahnesinden silinmiştir.

Konuyla ilgili ayetler


Nisa 163
163. Biz Nuh'a ve ondan sonra gelen peygamberlere vahyettiğimiz gibi sana da vahyettik. Ve İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Ya'kub'a, torunlara, İsâ'ya, Eyyûb'a, Yûnus'a, Harun'a ve Süley­man'a vahyettik. Davud'a da Zebur'u verdik.



Enam 86
            86. İsmail, Elyesa', Yûnus ve Lût'u da (hidayete erdirdik). Hepsini âlemlere üstün kıldık.



            Yunus 98
            98. Heyhat! (O helak edilen beldelerden) bir belde halkı iman edip de ima­nı kendisine yarar sağlasaydı ya! Ama Yûnus'un kavmi müstesna! Onlar İman edince dünya hayatındaki zillet azabını üstlerinden kaldırmış ve kendilerine belirli süreye kadar imkân vermiştik

           


            Enbiya 87-88
            87. Zünnûn'u da (Yûnus) zikret. Hani öfkeli bir halde geçip gitmiş, bizim kudretimizin kendisine yetmeyeceğini zannet­mişti. Sonunda karanlıklar içinde, "Senden başka hiçbir tanrı yoktur. Seni tenzih ederim. Gerçekten ben kötü işler yapmışım!" diyerek yalvardı.
            88, Bu­nun üzerine duasını kabul ettik ve onu sıkıntıdan kurtardık. İşte biz iman et­miş olanları böyle kurtarırız,




            Saffat 139-148
            139. Kuşkusuz Yûnus da elçilerimizdendi.
            140. Vaktiyle o, yüklü bir gemiyle ülkesinden kaçmıştı.
            141. Kur'aya girdi re kaybedenlerden oldu.
            142. (Kaçmakla) kötü bir iş yapmış olarak kendisini balık (balina) ağzına aldı. Doğrusu o kınanacak bir iş yapmıştı.
            143. Eğer o, Allah'ın şanını yüceltenlerden olmasaydı,
            144. Kıyamete kadar balığın kanında kalacaktı.
            145. Sağlığı bozulmuş olarak onun ıssız bir kıyıya bırakılmasını sağladık;
            146. Üstüne (gölge yapması için) kabak türünden bir bitki bitirdik.
            147. Bir defa daha onu yüz bin ya da daha fazla kişiye elçi olarak gönderdik.
            148. Bu kez onlar iman ettiler, biz de kendilerini belirli bir vakte kadar nimetlerimizle yaşattık




            Kalem 48-50
            48. Sen rabbinin hükmüne sabret; şu balık sahibi gibi olma. Hani o, öf­keli olarak seslenmişti.
            49. Rabbinin lütfü imdadına yetişmeseydi o, mutlaka ıssız bir sahaya kınanmayı hak etmiş olarak atılacaktı.

            50. Fakat rabbi onu se­çip sâlihlerden eyledi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder